iletişim

fanzinmatmazel@gmail.com

30 Mayıs 2010 Pazar

kahve-şarap..

kahve
şarap
hayatlarım vardı
sen;
gelip
geçip
gitmeden
öncesine..
sonsuz
demem
ağlarım.

yalnızsam ki
ne
ağlarım.
bazen gökyüzüne dolanır saçlarım.
boş bir inşaatın
yerden bitme
buz betonuna
oturur
gece
demem
gündüz
demem
yalnızsam
-ki
yalnızım.
ağlarım.
bazense kuşlar geçer aklımdan
ayaklarım çoğalır
koşarım sana
gece demem
gündüz demem
atarım seni
fildişi yatağıma..
sen
okşarken
saçlarımı;
ben
gene ağlarım.
bazense
anahtar kilitlerine
takılır aklım.
oturur
hiç üşenmez
ağlarım..
gece
demem
sonrasında..

sonrası;
iç güveysi
duygularla;
çatıdan atlayıp sokağa
beynimi
bedenimi
düşüncelerimi
kimliğimi
karakterimi
de
dahi,
bıraktım denize..
yağmur yağsa diyorum
şimdi
yağsa da
yıkasa avuçlarını!
onları yüzüne
sürsen,
sürsen de
güç nedir
görsen,
görsen de
acizliğini bilsen.
bilsen
de
bilmesen
de
-hoş!
bilsem
de
bilmesem
de
atlardım
gene çatıdan
atlardım
gene denize..

kahve-şarap
hayatlarım var şimdi..
çamaşır makinasında
yıkadım
birini..
birini
yer silmek
için
kullandım.
ötekisiyle
yıkadım
saçlarımı..
sen
gel--ip
geç--ip
giderken;
şarkı yaptım.
tanıdğım
tanıştığım
tanıyacağım
erkeklerimle
kavgalar ettim.
onlara yaptığım
şarkılarımı
söyledim.
şevkatle;
saçlarını okşadım
her birinin
tek tek.
öptüm onları sonra
öpmek ki
ne öpmek..
şehvetin arzunun
kırmızı şarap kokan
kırmızı dudaklardan
birbirine dolanan
ve çelik gibi kuvvetle
yapışan
bir kılıç oluverdim.
öptüm ki
onları
ne öp--me--k!
dövdüm sonra
hepsini.
her birini
tek tek.
sevmem hiç birini
sorsan,
hala..

çatıdan atlayasım var..
sonrası
deniz..


kendisindenbaşkaeksiğiolmayankadın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder